Üretim, iletişim ve ulaşım teknolojilerindeki gelişmeler, yapı ürünü alanında tür ve nitelik açısından yenilikler ortaya çıkarmaktadır. Bu olumlu gelişmelerin yanı sıra hızlı nüfus artışı ve ondan kaynaklanan yapı gereksinimi, ürün sayısının artması ve yapım sürecindeki denetleme eksikliği, yasal çerçeve ve standartlardaki yetersizlikler nedenleriyle yapı ürünlerinin kullanımında insan sağlığına zararlı uygulamalar görülmektedir.
Yapı ürünlerinin insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerinin nedenleri arasında, üreticilerin insan sağlığını öncelikli olarak ele alma duyarlılığına sahip olmamaları, ürün seçici konumunda olan mimarların konuyla ilgili bilgi eksikliklerinin yanı sıra malzeme seçiminde önceliklerinin başında insan sağlığının gelmemesi, ürünlerin tanıtımında sağlığa zararlı maddelerin vurgulanmaması sayılabilir.
Bazı zararlı maddeler içeren iç mekân boyaları da insan sağlığı üzerinde biyolojik ve psikolojik sorunlara yol açabilmektedir.
İç mekânlarda kullanılan boyaların olumsuz etkilerinin yok edilmesi yönünde mimarlara önemli bir görev düşmektedir. Bu görev üreticiler, denetleyiciler, kullanıcılar arasında etkin ve yönlendirici bir rol üstlenilmesiyle yerine getirilmiş olabilir. Kuşkusuz bunu yaparken öncelikli olarak mimarların bu konuda bilgi düzeylerini yükseltmeleri gerekmektedir.
Yapı iç mekânları için üretilen boyaların bileşimindeki zararlı maddeler ve sağlığa zararları açıklanarak yerine zararsız ya da en az zararlı olanların kullanılması sağlanabilir. Üretimi belirleyen, talep olduğundan ve ürün seçimini de mimarlar yaptığından, mimarlar boyaları ve bileşenlerini tanıdığı takdirde zararlı bileşenlere sahip olan iç mekân boyalarının yerine zararsız ya da en az zararlı olanlar üretilebilir.